Keto diyetinin dezavantajları da yok değil. Öngörülen öğünlerle bir beslenme planı yoktur, ancak yüksek oranda yağ ve protein, başlangıç aşamasında hazımsızlığa, yorgunluğa ve hatta kusmaya neden olabilir. Ayrıca ketojenik diyet uygulayan birçok kişi aseton kokar.
Ketoasidoz, yani kanın keton cisimcikleri tarafından asitleştirilmesi riski de vardır. Bu hayatı tehdit edici olabilir! Çok fazla doymuş yağ yerseniz kardiyovasküler hastalık riski de artar. Çünkü bunlar genellikle kolesterol seviyesini de yükseltir.
Yüksek yağlı ve protein açısından zengin diyet, karaciğer ve böbrekleri de zorlayabilir. Yetersiz vitamin ve mineral alımı, daha fazla eksiklik belirtilerine yol açabilir.
Bir ketojenik diyet bazen vücudunuzun su ve mineral dengesini de değiştirir. Bu nedenle yemeklerinize ekstra tuz eklemeniz veya mineral takviyeleri almanız yardımcı olabilir. Bunu şüphe üzerine yapmayın, ancak doktorunuzla veya bir beslenme uzmanıyla bu konuda konuşun.
Ketojenik diyet çok katıdır, çünkü savunucuların teorisine göre, tek bir “günah günü” bile ketozisi bozar ve diyetin etkinliğini ortadan kaldırır. Bununla birlikte, bilimsel olarak kanıtlanması zor olan tam da bu yayılan etkinliktir. Etkinliğe ilişkin güvenilir açıklamalar yalnızca çok dikkatli bir şekilde yapılır.
Keto Diyetinin Riskleri; Günlük yaşam için ipuçları
- Ketojenik bir diyete devam etmeye karar verirseniz, günlük rutininize dahil etmeyi kolaylaştırabilecek birkaç ipucu var.
- Orta düzeyde, düşük karbonhidratlı bir diyetle başlayın, böylece vücudunuz daha fazla yağ yakmaya alışır.
- En azından başlangıçta tok yiyin, böylece vücudunuz bir anda çok fazla çaba ve ayarlamaya maruz kalmasın.
- Öğünlerinizi günler öncesinden planlayın ve olabildiğince sık kendiniz için pişirin. Hafta içinde vaktiniz kısıtlıysa bazı yemekleri önceden hazırlayıp dondurabilirsiniz.
- Ketozu bozmamak için kendi yemeğinizi kantine veya arkadaşlarınızın evine getirin.
Nefis yemek tarifleri için diğer sayfalarımızdan da güzel tatlar bulabilirsiniz.